Celestia’nın Tartışmalı Finansman Duyurusu
Son zamanlarda, modüler blockchain Celestia, açıklanan 100 milyon dolarlık finansman turunun örtülü bir OTC token satışı olarak eleştirilmesi ve büyük bir token kilidinin açılmasıyla aynı zamana denk gelmesi nedeniyle kendisini bir güven krizinin içinde buldu. Bu olaylar dizisi, modüler blok zinciri alanında lider bir oyuncu olan Celestia’yı inceleme altına aldı.
Topluluk üyeleri, Celestia’nın büyük bir kilit açma işleminden önce token fiyatını yapay olarak şişirmek için risk sermayedarları veya kurumlarla işbirliği yapıyor olabileceğine dair endişelerini dile getirdi. Proje, bir OTC token satışını yeni finansman olarak çerçeveleyerek yatırımcıları yanıltabilir ve potansiyel olarak piyasa algılarını manipüle edebilir.
Eleştirmenler, Celestia Vakfı’nın bu piyasa dışı işlemle ilgili gerekli şeffaflığı sağlayamadığını, yatırımcıları yanılttığını ve bir güven krizini ateşlediğini savunuyor. Celestia şu an itibariyle bu iddialara yanıt vermiş değil.
100 Milyon Dolarlık Finansman ve Zamanlaması
24 Eylül’de Celestia, Bain Capital Crypto liderliğinde, Syncracy Capital ve diğerlerinin katılımıyla 100 milyon dolarlık bir finansman turunu tamamladığını ve toplam fonları 155 milyon dolara çıkardığını duyurdu. Bu duyurunun ardından Celestia’nın yerel tokenı TIA, 6,50 $ civarında sabitlenmeden önce 5,60 $’dan 6,90 $’a yükselerek %20’nin üzerinde bir kazancı temsil etti.
Ancak, kripto yatırımcısı Sisyphus sosyal medyada bu sözde finansmanın aslında aylar önce 3,5 milyar dolarlık bir değerlemeyle gerçekleştirilen bir OTC satışı olduğunu iddia etti. Bu tokenlerin Ekim ayında ortaya çıkabileceğini ve finansman duyurusunun bütünlüğü konusunda şüphe uyandırabileceğini öne sürdü.
Sisyphus, kurumların kilidi açılmış varlıklarını 7,50 dolardan satmaları halinde eşitleneceklerini belirtti. Kimliği OpenSea Ventures’ın eski başkanı Kevin Pawla ile ilişkilendirildi.
Toplumsal Tepkiler ve Endişeler
Finansman duyurusunun ilk başta olumlu karşılanması, topluluğun bunu yatırımcıları yanıltmaya yönelik stratejik bir hamle olarak algılamasıyla hızla bozuldu. Eleştirmenler, bir OTC işlemini yeni finansman olarak sunmanın, özellikle de önemli bir kilit açmadan önce, token fiyatını yapay olarak şişirebileceğine ve perakende yatırımcıları satın almaları için yanıltabileceğine inanıyor.
Token Unlock verilerine göre 30 Ekim’de 175 milyondan fazla TIA tokenının kilidi açılacak ve bu da yaklaşık 1,08 milyar dolar değerindeki toplam arzın %17,68’ini oluşturacak. Geçmiş veriler, büyük token kilitlerinin genellikle fiyatlar üzerinde aşağı yönlü baskı oluşturduğunu gösterdiğinden, böylesine önemli bir akış önemli fiyat dalgalanmalarına yol açabilir.
Finansman duyurusunun zamanlaması – büyük bir kilitlenmeden sadece haftalar önce açıklandı – kararın arkasındaki motivasyonlarla ilgili soruları gündeme getiriyor ve yüksek fiyatlardan kar elde etmek için potansiyel bir plan olduğunu gösteriyor.
Celestia’nın Değerleme ve Gelir Tutarsızlığının Değerlendirilmesi
Veri kullanılabilirliği için tasarlanan Celestia, Ethereum’un ana ağına kıyasla veri maliyetlerini önemli ölçüde azaltmaktadır. Bu yılın başlarında 21 $’ı aşan en yüksek token fiyatına rağmen, TIA önemli bir düşüş yaşadı ve yaklaşık 3,70 $’a düştü.
Finansman tartışması, kripto alanındaki daha geniş bir sorunun altını çizdi: proje değerlemeleri ile gerçek gelir arasındaki kopukluk. Celestia’nın değerlemesi 3,5 milyar dolar, ancak potansiyel yıllık gelirinin 500.000 doların biraz üzerinde olduğu bildiriliyor ve bu da piyasa algısı ile operasyonel gerçeklik arasında önemli bir boşluk olduğunu ortaya koyuyor.
Sisyphus daha önce bu kadar sınırlı gelire dayalı bir değerlemenin sağlam bir yatırım olmadığına dikkat çekmişti. Celestia’nın yüksek değerlemesi ile mevcut geliri arasındaki eşitsizlik, kripto endüstrisinin değeri nasıl değerlendirdiğinin yeniden incelenmesine yol açtı.
Sonuç: Değerlemede Şeffaflık ve Olgunluk İhtiyacı
Celestia’nın durumu, kripto topluluğunun özellikle finansman kaynaklarıyla ilgili olarak projelerden şeffaflık ve hesap verebilirlik çağrısının altını çiziyor. OTC işlemleri yaygın olsa da, yatırımcıları yanlış yönlendirmekten kaçınmak için açıkça ifşa edilmelidir.
Kripto sektöründe olgun bir değerleme çerçevesinin olmaması, genellikle gerçek performanstan ziyade spekülatif potansiyele dayalı şişirilmiş beklentilere yol açmaktadır. Bu durum, projeleri değerlendirmek için abartıdan ziyade operasyonel ölçütlere odaklanan daha incelikli bir yaklaşıma duyulan ihtiyacı vurgulamaktadır. Bu tür çerçeveler oluşturulana kadar, yanlış beyan ve piyasa manipülasyonu potansiyeli kripto ortamında kritik bir sorun olmaya devam edecektir.