Goldman Sachs Küresel Hisse Senedi Araştırma Başkanı Jim Covello, ABD hisse senetlerinde bu yılki yükselişin önemli bir itici gücü olan yapay zeka konseptine son zamanlarda soğuk su döktü.
Wall Street’te otuz yılı aşkın bir deneyime sahip olan Covello, sürekli şişen teknoloji balonuna karşı çıkmanın ne kadar acı verici olabileceğini çok iyi biliyor. Piyasa, en son teknolojik atılımlar beklentilerin altında kalsa bile her ay zenginlik yaratmanın bir yolunu buluyor. Covello bu durumun yapay zeka için de geçerli olabileceğine inanıyor ve Nvidia gibi şirketlerde kısa pozisyon açmanın tehlikeli, hatta aptalca olduğunu düşünüyor.
Covello bunun bu yıl ya da gelecek yıl olmayabileceğine ama eninde sonunda balonun patlayacağına inanıyor. Ona göre, şirketler tarafından yapay zekaya akıtılan milyarlarca dolar bir sonraki ekonomik devrimi tetiklemeyecek ve hatta akıllı telefonlar ve internetin getirdiği faydalarla eşleşmeyebilir. Bu durum netleştiğinde, yapay zeka beklentileri nedeniyle yükselen tüm hisse senetleri de düşecektir.
Covello raporunda şunları belirtmiştir:
“Tarihsel olarak, çoğu teknolojik dönüşüm, özellikle de devrim niteliğinde olanlar, çok pahalı çözümleri çok ucuz olanlarla değiştirir. İşlerin yerini almak için oldukça pahalı bir teknoloji kullanma fikri bu eğilime neredeyse tamamen aykırıdır.”
“Yapay zeka hangi trilyon dolarlık sorunu çözecek? Düşük ücretli işleri değiştirmek için pahalı teknoloji kullanmak, teknoloji sektörünü yakından izlediğim son otuz yılda gördüğüm teknolojik dönüşümlerin tam tersi.”
Covello, YZ’nin yüksek maliyetlerini haklı çıkarabilmesi için “karmaşık sorunları çözebilmesi gerektiğini ve bunun için tasarlanmadığını” savunuyor. YZ teknolojisi çok pahalı ve insanların yerini almak için makine öğrenimini kullanmak bile maliyetleri azaltmıyor.
Covello’nun raporu şöyle diyor: “Şirket modelimizdeki geçmiş verileri yapay zeka ile güncellemenin manuel güncellemelerden daha hızlı olduğunu ancak altı kat daha maliyetli olduğunu gördük.” Ayrıca, halkın yapay zeka ile otomatikleştirilmiş görevleri karşılayabilmesi için maliyetlerin önemli ölçüde düşmesi gerektiğini belirtti.
YZ destekçileri, tıpkı 1990’lardaki dot-com balonu sırasında internette olduğu gibi, YZ teknolojisinin de henüz ilk aşamalarında olduğuna ve maliyetlerin eninde sonunda düşeceğine inanıyor. Yine de Covello, internetin hala bir maliyet avantajına sahip olduğuna dikkat çekiyor. “Amazon, Barnes & Noble’dan daha düşük maliyetlerle kitap satabiliyordu çünkü pahalı fiziksel mağazalar bulundurmak zorunda değildi.”
Covello, “Teknolojinin pahalı başlayıp daha sonra ucuzladığı fikri tarihin bir revizyonudur” dedi.
Covello’nun endişeleri sadece yüksek maliyetlerle ilgili değil. Covello, YZ’nin insanların umduğu gibi çığır açan bir teknoloji haline gelmeyeceğini düşünüyor. Goldman Sachs’taki daha iyimser meslektaşlarının bile raporlarında kabul ettiği gibi, YZ şu ana kadar bir “katil uygulama” üretmedi.
Basında çıkan haberlere göre, 2022’nin sonundan bu yana, yapay zeka çılgınlığı S&P 500’ün piyasa değerini yaklaşık 16 trilyon dolar artırdı. Şimdi Covello ve küçük ama giderek büyüyen bir grup piyasa gözlemcisi, YZ konseptinin temel ilkesini sorguluyor. Bu ilke, büyük dil modellerinin (LLM’ler) güçlü yeteneklerinin kapitalizmin bir sonraki büyük aşamasını başlatacağı, daha fazla iş akıllı makinelere devredildikçe şirket karlarının artacağı, böylece verimliliğin artacağı ve büyümenin hızlanacağıdır.
Covello ve diğer şüpheciler, YZ teknolojisine yönelik ticari beklentilerin büyük ölçüde abartılmış olabileceğini savunuyor. Teknoloji devleri yapay zekaya yaptıkları büyük yatırımları yeniden düşünürse, borsada bir geri çekilme yaşanabilir.